Baldur’s Gate 3 İnceleme

Kimi oyun yayınları tarafından bir oyunun ulaşabileceği zirve nokta olduğu için “anomali” kabul edilen, rol yapma oyunları üzerine uzman geliştiricilerin, karşısında saç baş yolup kendi oyunlarını, bu seviyeye nasıl ulaştıracaklarının yollarını aradıkları bir oyun var: Baldur’s Gate 3. CRPG türüne olan derin bağlılığını, Divinity: Original Sin ve Divinity: Original Sin 2 gibi yapımlarla kanıtlayan Larian Studios, BioWare’den miras aldığı Baldur’s Gate markasına leke getirmedi ve Baldur’s Gate 3 ile benzerine az rastlanır bir oyun yapmış oldu. Erken bir klasik kabul edilen ve gelmiş geçmiş en iyi oyunlar arasında gösterilen yapım; her kararımızı, her hareketimizi, Dungeons and Dragons’ın efsanevi 20 yüzlü zarı, d20’nin atışına bağlı kılıyor. Bu zar, Baldur’s Gate 3’ün derinlemesine rol yapma deneyiminin merkezinde yer alıyor. Her zar atışı, oyuncunun karşısına çıkan zorlukları, ahlaki ikilemleri ve beklenmedik dönemeçleri belirliyor. Tabii oyunun başarısının sırrı, daha derinlerde yatıyor.

Baldur’s Gate 3: Unutulmuş Diyarlar’da Yepyeni Bir Başlangıç

Bizi, Unutulmuş Diyarlar’da geçen karanlık ve gizemli bir hikâyeye sevk eden Baldur’s Gate 3, oyunun başlarında, karakterimizi zihinsel olarak kontrol edebilen ve konakçısını dönüştürebilen ölümcül bir parazit “Illithid Tadpole” ile tanışmamızı sağlıyor. Bu parazitin etkisiyle, yönettiğimiz karakter ve yanındaki yoldaşlarının hayatı tehlikeye giriyor. Amacımız ise bu paraziti kaldırmak ve karakterimizin yüz yüze geleceği korkunç kaderden kurtulmak oluyor. Bu acil durum, oyuncuyu Unutulmuş Diyarlar’da tehlikeli bir maceraya sürüklüyor. Paraziti kaldırmanın bir yolunu bulmak için çeşitli görevleri tamamlamamız, zorlu düşmanlarla savaşmamız ve karmaşık ahlaki kararlar vermemiz gerekiyor. İşte bu noktada, Larian’ın ustalığını konuşturduğuna tanıklık etmeye başlıyoruz zira karşımıza çıkan her seçim, hikâyenin gidişatını ve karakterlerin kaderini doğrudan etkileyebiliyor. Baldur’s Gate 3’te; Astarion, Gale, Lae’zel, Shadowheart gibi benzersiz yoldaşlara denk geliyoruz. Her birinin kendi geçmişi, motivasyonları ve yetenekleri bulunuyor. Hikâyede kritik roller oynayan ve kararlarımıza göre farklı tepkiler gösterebilen karakterler, oyuna ciddi anlamda derinlik kazandırıyor.

Sıra Tabanlı Savaşta Devrim Strateji ve Yaratıcılıkla Geliyor

Baldur’s Gate 3, oyun mekaniği ve savaş sistemiyle, rol yapma oyunlarında sınırları zorluyor. Sıra tabanlı savaş sistemi, her hareketin ve kararın kritik öneme sahip olduğu taktiksel bir derinlik sunuyor. Yönettiğimiz karakterlerin benzersiz yetenekleri, büyüler ve savaşta kullandıkları ekipmanlar, her çatışmanın kendine özgü bir strateji gerektirdiğini ortaya koyuyor. Savaş alanında yükseklik avantajı, gizlilik yaklaşımları ve çevresel etkileşimler, bize, çeşitli taktik seçenekleri sunarak savaşın dinamiklerini değiştiriyor. Oyunda biraz ilerleme katettikten sonra savaş esnasında yalnızca silahlarımızı değil çevremizde bulduğunuz eşyaları, hatta düşmanların arkadaşlarını bile galibiyet için kullanabileceğimiz görmemiz mümkün oluyor. Ayrıca, Larian Studios’un ustalığı sayesinde karakterler arası sinerjiler ve kombinasyonlar, savaşın gidişatını dramatik şekilde etkileyebiliyor. Nihai noktada Baldur’s Gate 3, kılıç kullanma yeteneklerimizin yanı sıra zekâmızı, stratejik düşünme becerilerimizi ve yaratıcılığımızı da sınava tabi tutuyor. Her savaş, bir sonrakine göre farklı bir deneyimle gelerek bizi daima yeni stratejiler geliştirmeye teşvik ediyor.

Oyuncunun Seçimleri, Yoldaşların Kaderi

Baldur’s Gate 3, savaş mekaniği kadar karakterler arası derin ilişkiler ve etkileyici karakter gelişimiyle de bizi kendine çekiyor. Oyundaki yoldaşlar, savaşta yanımızda duran basit figüranlar olmanın ötesine geçip kendi hikâyeleri, arzuları ve korkularıyla dolu, etkileyici bireyler olduklarını her fırsatta gösteriyor. Astarion, Lae’zel gibi karakterlerle kurulan ilişkiler, oyunun hikâyesinde ve gelişiminde kritik bir rol oynuyor. Karakterler arasındaki diyaloglar, hikâyeyi ilerletmenin yanı sıra bize, karakterlerin geçmişini, motivasyonlarını ve iç dünyalarını keşfetme fırsatı sunuyor. Baldur’s Gate 3, oyuncuya dış dünyayı keşfetme olanağı ve yoldaşlarının iç dünyalarını da tanıma şansı veriyor. Bu ayrıntılar, oyuncunun her kararının, oyunun genel gidişatını ve yoldaşlarının kaderini doğrudan etkilediği duygusunu kuvvetle hissettiriyor.

Baldur’s Gate 3: Sanatsal Detayların Büyüsünde

Divinity 4.0 oyun motoru kullanılarak inşa edilen Baldur’s Gate 3, gerçekten de dijital dünyada görüp görebileceğimiz en etkileyici görselleri karşımıza çıkarıyor. Oyunun grafikleri, detaylarında boğulacağımız zenginlikteki bölüm tasarımları ve yüksek çözünürlüklü dokularıyla, Unutulmuş Diyarlar’da geçen bu epik hikâyeyi nefes kesici şekilde hayata geçiriyor. Her bir sahne; ışıklandırma efektleri, gölge oyunları ve atmosferik detaylarla güçlendiriliyor. Böylece görsel anlamda bütünlüklü bir oyun, hatta sanat eseri deneyimi yaşamış oluyoruz. Sanat tasarımı, fantastik varlıkların, büyülü mekânların ve etkileyici manzaraların özgün ve yaratıcı tasvirleriyle dikkat çekiyor. Larian Studios, Baldur’s Gate 3’te oyuncunun attıkları her adımda, dâhil oldukları her sahnede ve gördükleri her detayda sanatsal bir dokunuşa denk gelmelerini mümkün kılıyor.

Oyunun anlatı kısmı, diyalog zenginliği ve tabii ki etkileyici görselleri, Baldur’s Gate 3’ü, “canavar” gibi bir bilgisayarda oynamayı gerekli kılıyor. Siz de Baldur’s Gate 3 ve 2023 yılına damga vuran diğer üst düzey oyunları, keyifle tecrübe etmeyi istiyorsanız, Monster Notebook imzalı; Abra, Tulpar ve Semruk ailesindeki oyun bilgisayarı modellerini satın alabilirsiniz.