Geçmişten Günümüze Formula 1 (F1) Serisi
Gerçek hayatta Ayrton Senna veya Michael Schumacher olmak, birçok kişi için hayalden ötesi değilken milyonlarca oyun tutkununun kendilerini, zorlu yarışlardaki Formula 1 pilotları gibi hissedebilmelerini sağlayan F1 oyunları, 1970’li yıllardan bu yana gelişim göstererek varlığını sürdürüyor. Önceleri, zamanın ve teknolojinin şartları doğrultusunda biraz ilkel görünen ama bugünlere geldiğimizde kendinizi bir simülasyonun içerisinde gibi hissetmenizi mümkün kılan yapımlar, başta yarış ve F1 tutkunlarının gözdesi olmayı sürdürüyor.
1970’li yılların ortalarından itibaren lisanslı ve lisanssız şekilde onlarca F1 oyunu geliştirilip yayımlandığı için her birine ayrı ayrı değinmemiz mümkün olmayacak. Bunun için oyuncularla buluşan ve diğerleri arasında öne çıkan yapımları, onar yıllık periyotlar hâlinde değerlendireceğiz.
1970-1980 Arası
Bugün hemen herkesin Atari salonu olarak bildiği ama aslında doğrusu Arcade salonu olan yerlerdeki devasa oyun makinelerini belki görmüşsünüzdür. İşte o makinelerden önce elektromekanik cihazlar vardı ve onlardan biri, Namco’nun 1976’da oyuncularla buluşturduğu F-1 oyununun ta kendisiydi. Bildiğimiz anlamda dijital bir oyun olmayan, bunun yerine mekanik ve elektronik ekipmanların uyumlu çalışıp ortaya çıkan görüntüyü yansıtmasıyla sürüş hissi veren kabin, zamanında çok ses getirmişti. Hatta George A. Romero’nun klasik korku filmlerinden biri olan 1978 çıkışlı Dawn of the Dead filminde bile yer almıştı.
1970’li yıllar, teknolojinin de maalesef çok yeterli olmaması nedeniyle birbirine benzeyen, Monaco GP ve Monte Carlo gibi tepeden görünümlü kamera açılı, az sayıda oyuna ev sahipliği yaptı. Neyse ki oyuncuların imdadına 1980’ler yetişti de Formula 1 oyunları çeşitlendi.
1980-1990 Arası
“Bize beş oyun şirketi sayın.” desek, aklınıza; Codemasters, Nintendo, Namco, Konami, Capcom gibi isimlerin geleceğinden eminiz. İşte tüm bu şirketler, oyun pazarındaki yarış oyunu açlığından hareketle hem Arcade makineleri için hem de evlerde kullanılan Commodore 64, NES, ZX Spectrum ve PC’ler için çok sayıda yapım geliştirip yayımladı. 1980’lerin başlarında, aracı arkadan gördüğümüz Pole Position ve F-1 Race gibi yapımlar çıksa da asıl dikkat çekici yenilik, 1985 tarihli Formula 1 Simulator ile geldi. Grafikleri iptidai olsa da kokpit içi kamerasıyla, dönemine göre etkileyici bir oyun deneyimi sunan yapım, çoklu platform olarak yayımlanmıştı.
Oyunculara zamanının ötesinde grafikler sunan Arcade makinelerine özel Formula 1 oyunları da yok değildi. Taito imzalı Continental Circus, böylesi yapımlardan biriydi. Zengin grafikleriyle beğeni toplayan 1987 çıkışlı oyunu bugün bile açsak, birçoğumuz keyifle oynar; bundan eminiz.
1980’lerin sonuna yaklaşırken 1990’ların ayak izleri duyulmaya, teknolojinin adım adım ilerlediği görülmeye başlanıyordu. PC ve Amiga’da da çıkan 1988 tarihli Grand Prix Circuit, kapsamlı kokpit içi kamerası, dinamik yan aynaları ve yarış atmosferinin yansıtılabilmesini sağlayan unsurlarıyla öne çıkıyordu.
1990-2000 Arası
Altın dönemini yaşayan SNES ve konsol dünyasını değiştirecek PlayStation’ın yanı sıra birçok farklı platform, bu zaman dilimi içerisinde Formula 1 oyunlarına doydu. 1990’lardaki en başarılı F1 oyunu örneklerinden biri, SEGA imzalı F1 Exhaust Note idi. Arcade makineleri için geliştirilen 1991 çıkışlı yapımda; dikiz aynası, hız göstergesi ve harita, kullanışlı şekilde ekrana yansıtılıyordu.
Araç bakım bölümlerini de içeren Exhaust Heat, Formula 1 çerçevesinde menajerlik serüveni yaşatan Grand Prix Manager 2, 1990’ların renkli geçmesini sağlayan yapımlardı. Tabii dönemine göre iyi grafiklere sahip; F1 Pole Position 64, Prost Grand Prix, Monaco Grand Prix: Racing Simulation gibi oyunlar da yarış tutkunlarıyla buluştu.
2000-2010 Arası
2000 yılı, grafik ve oynanış bakımından Formula 1 oyunlarının büyük gelişim gösterdiği bir yıl oldu. F1 Racing Championship ve Grand Prix 3, etkileyici görseller sunarken güçlü atmosferleri ve başarılı ses efektleriyle unutulmaz bir sürüş deneyimi yaşattı.
Yeni nesil konsolların da çıkışıyla bir kez daha grafik cephesinde gelişim kaydedildi ve 2006 tarihli Formula One Championship Edition, PlayStation 3’ün en iyi F1 oyunları arasına adını yazdırdı. Bu aşamada, 2000’li yıllara Sony’nin damga vurduğunu söyleyebiliriz. Özellikle lisanslı F1 oyunları, Sony ve PlayStation cephesinde bulunurken lisanssız yapımlar, PC ve mobil cihazlarda boy gösterdi. Ama bu gidişat 2010’lu yıllarda değişecekti.
2010-2020 Arası
2010’lu yıllara geldiğimizde, oldukça iyi yarış oyunlarıyla rüştünü ispat eden Codemasters’ın egemenliği başladı. F1 serisi oyunlarını PC ve yeni nesil konsollar için geliştiren şirket, her yıl düzenli şekilde yayımladığı yapımlarda irili ufaklı geliştirmeler sundu ve yıldan yıla oyunların, hem sürüş mekaniklerini hem de grafikleri iyileştirdi.
F1 macerasında küçükleri de unutmayan Codemasters, F1: Race Stars ile küçük yaştaki F1 meraklılarını da ekran karşısında tutmayı bildi. Diğer F1 oyunlarında olduğu gibi yine lisanslı araçların ve ünlü pilotların yer aldığı 2012 çıkışlı yapım, büyük bir eğlence sunuyordu.
2020 itibarıyla en son Formula 1 oyunu, yine Codemasters imzası taşıyan F1 2019 olarak kayıtlara geçti. 2020’li yıllarda Codemasters hünerlerini nasıl gösterir, başka geliştiriciler de F1 oyunlarını hazırlamak için atılım yapar mı bilmiyoruz. Ama bildiğimiz bir şey var; son yıllarda yayımlanan F1 oyunlarının, yarış ve Formula 1 meraklılarının beklentilerini daima karşıladığı.