Birkaç yıl sonra çeyrek asırlık bir markaya dönüşecek olan Hitman, IO Interactive’in şu anki CEO’su Hakan Abrak’ın önderliğinde gelebilecek en iyi kıvama gelmiş durumda. Ajan 47 adlı sırma saçlı dostumuzu yönettiğimiz, 2016 yılında başlayan ve bir üçleme olarak hazırlanan “World of Assassination”ın üçüncü ve son halkası Hitman 3; doyurucu içeriğiyle gizlilik temelli aksiyon tutkunlarının ve tabii ki Hitman takipçilerinin karşısında onlarca saat geçirebileceği bir yapım.
Altı Ülke ve Birbirinden Şaşırtıcı Mekânlar
Yeni üçlemenin diğer oyunlarındaki gibi ülke ülke gezip öldürmemiz gereken hedeflere farklı şekillerde yaklaşıp onları ebediyete uğurluyoruz. Hitman 3’ü önceki yapımlardan ayıran temel unsur, hiç şüphe yok ki bölüm tasarımları ve bölümlerin bize sunduğu özgürlük. Tematik açıdan birbirinden tamamen uzak olan altı ülke, şehre yolumuz düşüyor. Bunlardan ilki, epey maceralı şekilde girdiğimiz Dubai’de bir gökdelen. Alışageldiğimiz yollarla ve biraz da yaratıcılığımızı kullanarak bölümü tamamladıktan sonra Hitman 3, bizi ne yapıp edip şaşırtabileceğini gösteriyor ve oyun bir anda bambaşka bir forma bürünüyor. Modern bir Sherlock Holmes edasıyla bir İngiliz malikânesinde, sözüm ona cinayet çözmeye çalışan bir dedektif olarak buradaki hedefi ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Olay örgüsünün etkileyici biçimde ele alınmasının yanı sıra gerek çevre tasarımının gerekse NPC’lerin, oyunun atmosferini muazzam düzeyde güçlendirdiğini söylemeliyiz. Geliştirici ekibin gelmiş geçmiş en iyi Hitman oyununu yapmak istediği, her yeni bölümde biraz daha anlaşılıyor.
Yüksek Dozda Adrenalin, Sayısız Suikast Kombinasyonu
Dünyanın bir ucundan ötekine gidip birbirinden ilginç ve hatta yer yer komik yollarla işlediğimiz suikastlar ile IO Interactive’in bize sağladığı serbestinin keyfini çıkarabiliyoruz. Elimizdeki araçları kullanarak, kılık değiştirip kalabalıklar arasına karışarak, çevrede olan biteni dinleyip ipucu elde ederek hedefimize veya hedeflerimize ulaşabiliyoruz. Tabii bu noktada ezbere bildiğimiz araçlara ek olarak Hitman 3 ile gelen kameradan söz etmeliyiz. Suikastların seyrini doğrudan doğruya değiştirmese de oynanışa çeşitlilik kazandırması bakımından olumlu karşıladığımız kamera sayesinde çevredeki şalter ve benzeri işimize yarayacak unsurları tespit edebiliyoruz.
Hep bir avcı-suikastçı olarak değil de zaman zaman av konumunda bulunduğumuz oyunda, adrenalin dolu anlar yaşamanızı sağlayacak müthiş bölümler olduğunu ifade etmeliyiz. Heyecanınıza yenilip paniğe kapıldığınız anda işler tersine dönse de yeterince soğukkanlı davranıp gizliliğe önem verirseniz Ajan 47 ile bütünleşmeniz ve bölümü başarıyla tamamlamanız işten bile değil. Hatta oyunun size sunduğu kum havuzu dinamiklerinden yararlanarak aynı bölümü defalarca, farklı yöntemler kullanarak bitirmeniz de mümkün.
Üçleme Tatmin Edici Bir Şekilde Sonlanıyor
Her ne kadar yeni üçlemenin ilk oyunu, takip edilebilirlikten uzak biçimde, parça parça bölümler hâlinde yayımlanmış olsa da biraz sabredip üçlemeye derli toplu başlayan oyuncular; “World of Assassination“ın nereye varacağını merakla bekliyordu. Önceki iki yapıma kıyasla biraz da mecburi sayılabilecek lineer noktaları olan ve öyküsünü bir biçimde anlatmak durumunda kalan Hitman 3’ün belki de en zayıf yönü burası oluyor. Tabii bir de serinin gediklilerini şaşırtmayan ama Ajan 47 ile yeni üçleme sayesinde tanışmış olanları şok eden birtakım gelişmelerin yer aldığı oyun, her şeye rağmen tatmin edici bir şekilde sonlanıyor.
IO Interactive’in Glacier Engine ile geliştirdiği yapım, özellikle neon ışıklarının yalancı bir Cyberpunk dünyası yarattığı Çin bölümünde ne denli hünerli bir oyun motoru olduğunu gözler önüne seriyor. Yapımın hem açık alanda hem de kapalı mekânlarda çok iyi göründüğünü söyleyebiliriz. Buna, yetkin isimlerin gerçekleştirdiği seslendirmeler ve tecrübeli besteci Niels Bye Nielsen tarafından hazırlanan parçalar da eklenince Hitman 3, heyecan dozu yüksek, interaktif bir filme dönüşüyor. Türe ilginiz varsa ve yeni üçlemenin hikâyesinin nasıl sonlanacağını merak ediyorsanız zaman kaybetmeden Hitman 3’ü deneyimleyin.