Geçmişten Günümüze Dragon Age Serisi

BioWare’in hayal kırıklığı yaratan oyunlar üretmeden önceki önemli serilerinden Dragon Age, kimilerine göre gelmiş geçmiş en iyi birkaç rol yapma oyunundan bazılarını içinde barındırıyor. İlk oyunundan itibaren hikâye kurgusu, sunumu ve derinliğiyle akıllarda yer eden seri, oyun tutkunları tarafından çok sevildiği için biraz da dönemin ruhuna uygun şekilde 2010’lu yıllarda Facebook, flash ve mobil tarafta da boy gösterdi. Ama serinin gidişatını belirlerken BioWare’in neden BioWare olduğunu gösteren temel oyunlar, hâlâ popülerliğini koruyor. Hatta şimdilik çıkış tarihini bilemesek de önümüzdeki dönemde Dragon Age: Dreadwolf adlı yeni bir oyun bile gelecek. Dilerseniz, bugüne kadar çıkan ana oyunlar üzerinden serinin nasıl bir seyir izlediğine göz atalım.

Dragon Age: Origins (2009)

https://youtu.be/4k81SFkhFG4

Bir dünya hayal edin… Bu dünyanın derinliklerinden kötücül yaratıklar, yeryüzüne çıkıp insanlığı ortadan kaldırmaya çalışıyor. İnsanoğlu, varlığını koruyabilmek için tüm olanaklarını seferber edip bu yaratıkları alt etmeye çalışıyor. Ve bu durum, birkaç yüzyılda bir tekrar ediyor. İşte efsanevi Dragon Age: Origins’in hikâyesi de böyle başlıyor. Kurgusal Thedas dünyasının derinliklerinde yaşayan Darkspawn adlı vahşi yaratıklar, Blight adı verilen bu istilayı tekrarlayıp Ferelden halkına zor zamanlar yaşatıyor. Grey Wardens adı verilen savaşçılar ise onları geri püskürtüp huzuru tekrar inşa etmeye başlıyor. Oyunun başladığı dönem ise beşinci Blight dönemine denk geliyor ve yarattığımız karakterle hem Darkspawn’a hem de politikanın yozlaştırdığı insanlara karşı mücadele etmemiz gerekiyor. Neyse ki yanımızda Alistair ve Morrigan gibi ikonik figürler var. Çıktığı yıla damgasını vuran, PC ve konsol sürümleri yüksek puanlar alan yapım, hiç şüphesiz Electronic Arts’ın oyun yelpazesindeki en önemli eserlerden biri.

Dragon Age: Origins – Awakening (2010)

2009 çıkışlı yapımın genişleme paketi olan “Awakening”, ilk oyunda yaratılan karakterin özelliklerinin aynen aktarılabilmesine imkân tanıyan ve yine ilk oyunun altı ay sonrasını konu edinen bir oyun oldu. Akılda kalıcılık bakımından ana oyun kadar etkili olmasa da Dragon Age evreninde biraz daha vakit geçirmek isteyenlerin hayır demedikleri genişleme paketi, yine yüksek skorlar aldı.

Dragon Age II (2011)

Birçok oyuncuyu içeriği nedeniyle ikiye bölen ve bir tarafın göklere çıkarıp diğer tarafın epey hırpaladığı Dragon Age II, oyuncuların Hawke adlı bir karakteri yönettiği bir yapımdı. İlk oyun kadar olmasa da eleştirmenler tarafından iyi puanlar alan Dragon Age II, aralarında Baldur’s Gate II ve Star Wars: KOTOR gibi oyunlarda da yazarlık yapan Kanadalı oyun yazarı David Gaider’ın anlatı tasarımcılığı hünerlerini gösterdiği değerli işlerden oldu.

Dragon Age: Inquisition (2014)

Serinin ilk iki oyununu oynamayanların bile uyum sağlayıp oynayabilecekleri şekilde tasarlanan Dragon Age: Inquisition’da Thedas’taki iki büyük politik gücün önemli bir toplantı yaptıkları esnada göğün yarılması, her iki tarafın da yok olmasıyla sonuçlanıyor. Yarıktan kötü varlıkların yanı sıra bir de yönetimimizdeki karakter çıkıyor ve bu felaketli olaydan geriye kalan herkes, bir yandan bu olaydan ötürü birbirini suçlarken diğer yandan karakterimize şüpheyle yaklaşıyor. Yarıkları kapatma gücüne sahip karakter, her iki politik tarafın kendisini dışlaması sonucu kendi birliğini kuruyor. Ve oyuna da adını veren “Inquisition” böylece ortaya çıkmış oluyor. Ağır İngilizcesi nedeniyle her oyuncunun içinden çıkamayacağı yapım, oyunda alınan kararların oyunun sonuna büyük etki etmemesi nedeniyle eleştiriler aldı. Aynı zamanda yapımın sonunun, tatmin edicilikten uzak bulunması da Dragon Age takipçilerinde hayal kırıklığı yarattı. Olumsuz yönlerine karşın; etkileyici müzikleri, dönemine göre iyi grafikleri ve geniş diyalog seçenekleriyle oyuncuların bir bölümünün takdirini kazanan oyun, çıktığı yıl pek çok önemli ödüle de layık görüldü.