İddia Ediyoruz, Böyle Bir Oyun Oynamadınız: Sifu

1980’lerin sonu 1990’ların başlarında çocuk olup da VHS/Betamax video kasetlerden Kung Fu filmleri izleyip filmde gördüklerini video oyunlarında deneyimlemek isteyenler, soluğu Street Fighter II gibi oyunlarda alıyordu. İlerleyen yıllardaysa oyuncuların karşısında Tekken, Shenmue, Jade Empire, Sleeping Dogs gibi alternatifler bulunuyordu. Ancak bu oyunların pek çoğu başta belirttiğimiz o 1970’lerin sonu 1980’lerin başlarında çevrilmiş, Hong Kong menşeli dövüş sanatları filmlerinin havasını tam anlamıyla yansıtmıyordu.

2017 yılında yayımlanan Absolver adlı dövüş oyunu sayesinde oyuncular tarafından tanınırlık kazanan Sloclap’in geliştirdiği Sifu, adından da anlaşılacağı üzere doğrudan Kung Fu müessesesine saygı duruşunda bulunan, konusu ve ilerleyişiyle bazı kült filmlere göndermeler yapmaktan çekinmeyen, etkileyici bir yapım olarak önümüzde duruyor. Peki Sifu nedir? Nasıl bir oyundur? Gelin birlikte değerlendirelim.

Bizimkisi, Bir İntikam Hikâyesi

Kantonca “Usta, Baba” gibi anlamları bulunan Sifu, üçüncü şahıs perspektifinden deneyimlenen, tek kişilik bir aksiyon, beat’em up oyunu. Yapımda, dövüş sanatları okulu Sifu’su olan babasının, eski bir öğrencisi tarafından öldürülmesine tanıklık eden, aynı zamanda kendisi de öldürülen bir karakteri yönetiyoruz. “Öldürülen bir karakteri” nasıl yönettiğimiz ise oyunun alametifarikası, zira karakterimizi dirilten tılsım, en az oyunun dövüş mekanikleri kadar önem taşıyor, bundan az sonra bahsedeceğiz. Hedefimiz, senaryo gereği Çin’in belli başlı yerlerini adım adım dolaşıp karakterimizin ve babasının ölümünde rol oynayan “The Botanist”, “The Fighter”, “The Artist”, “The CEO” ve “The Leader”ı sırasıyla bulup ortadan kaldırmak. Tabii bu o kadar kolay olmuyor çünkü bahse konu patronların, hem küçük patronları hem de sayısız adamı sokaklarda veya binalarda cirit atıyor.

Konu biraz klişe gelmiş olabilir ama açılışından itibaren Sifu, sizi avcunun arasına alıyor ve hayranlıkla izlediğiniz dövüş sanatları filmlerinin içindeki bir başrol oyuncusuna çeviriyor. Bilhassa yapımın jenerik sekansını oynarken ne demek istediğimizi anlayacaksınız.

Hayat Veren Tılsımla Bak Mei Kung Fu’nun Derinliklerine

Yönettiğimiz karakterin, öldürüldükten sonra dirildiğinden söz etmiştik. Bunu mümkün kılan, etkili bir tılsımdan başkası değil. Oyun esnasında dövüşürken karakterimizin aldığı darbelerle azalan ve nihayetinde biten canı, onun ölümüne neden oluyor. Ama tılsım, karakterimizi istersek yeniden diriltebiliyor ama onu birkaç yaş yaşlandırarak. Karakterimiz her ölüşünde, kaç defa öldüğüne göre artan katsayılar kadar yaşlanıyor. Örneğin karakter 20 yaşında ilk defa öldüğünde ölüm katsayısı 1 olduğu için bir sonraki dirilişi 21 yaşında, ikinci defa öldüğünde aynı katsayı 2’ye yükseldiğinden dirilişi 23 yaşında gerçekleşiyor ve böyle devam ediyor. Ancak tılsımın etkisi sınırlı olduğu için karakterimiz, 70’li yaşlarında geri dönmeyecek şekilde ölüyor. Yaşlanmanın, karakterimiz üzerinde hem olumlu hem de olumsuz etkileri bulunuyor. Yaşlandıkça dayanıklılığı ve güç seviyesi azalan karakter, daha sıkı darbeler savurarak rakiplerini normalden kısa sürede etkisiz kılabiliyor.

Geliştirici ekibin konusunda uzman isimlere danışarak hazırladığı yapımda, Bak Mei Kung Fu tekniklerinden ilham alınarak ortaya çıkarılan 150’nin üstünde farklı saldırı biçimi bulunuyor. Karakterimizle önümüze geleni pataklarken deneyim puanı kazanıyoruz ve bu puanları, yeni saldırı/savunma teknikleri için ya geçici ya da kalıcı olarak harcayabiliyoruz. Ayrıca gelişim amacıyla uğranabilecek tapınaklar da mevcut ama bunlardan bazıları maalesef pas geçilebilecek yerlerde.

Cel Shading Efektinin En Doğru Kullanıldığı Oyunlardan

Ağırlık olarak iç mekânlarda geçen Sifu, yalnızca yakın dövüş tekniklerini konuşturduğumuz bir oyun olmakla kalmıyor, çevredeki çeşitli eşyaları kendi çapında birer silaha da dönüştürmemize imkân tanıyor. Oyun boyunca belki de en çok seveceğiniz eşyalardan demir boru, rakipleri saniyeler içinde yere sermekte size yardım ederken tutup fırlatabileceğiniz şişeler, özellikle kalabalık gruplarla mücadelede avantaj sağlıyor. Oyun devam ederken çevrede, yanına yaklaştığınızda açık renkle işaretlenen eşyaları kullanmaktan çekinmeyin. Soulsborne oyunları kadar zor olmasa da rahatlıkla “zor” sıfatını yakıştırabileceğimiz Sifu, başarınızı ödüllendirirken başarısızlığınızda gözünüzün yaşına hiç bakmıyor. Eğer bölüm sonu patronunu dövemeden yaşlanarak hayata veda ederseniz, aynı bölümü baştan oynamanız gerekiyor ve kazandığınız başarı puanları da siliniyor. Yalnızca, kalıcı olarak açtırdığınız yetenekleriniz tekrar ulaşılabilir oluyor.

Sloclap’in önceki oyununda olduğu gibi yine Cel Shading görsel stili ile tasarlanan yapım, Cel Shading’in en doğru kullanıldığı yapımlar arasına adını yazdırıyor. Uzak Doğu soslu müzikleri, cezbedici atmosferi ve oyuncuya başarıyla aktarılan konusu, Sifu’yu, bu yılın önemli oyunlarından biri hâline getiriyor. Sifu’nun Türkçe alt yazı ve arayüz destekli olduğunu da ekleyelim. Eğer türe meraklıysanız ve biraz da sabırlıysanız, Sifu’yu mutlaka deneyimleyin!