1980’ler Türkiye’sinde, telefon görüşmeleri sırasında sıkça “Adana, çık aradan!” sözleri duyulabilirdi. Bu, o dönemin telefon hatlarının çeşitli nedenlerle sıkça karıştığının ve iletişimdeki teknik zorlukların bir göstergesiydi. Devekuşu Kabare ve Nejat Uygur tiyatroları, bu durumu mizahi bir dille ele alarak halkın yüzünde tebessüm oluştururken dünya ise bir iletişim devriminin eşiğindeydi: ISDN’nin doğuşu. Bu teknoloji, ses, veri ve videoyu aynı hatta taşıyarak o dönemin iletişim karmaşasına etkileyici bir çözüm sunuyordu. Gelin, bu yazıda ISDN’nin nasıl bir dönüşüm yarattığını ve “Adana, çık aradan!” günlerinden nasıl bir dijital iletişim çağına geçtiğimize birlikte bakalım.
ISDN’nin Anlamı Nedir ve Günlük Hayattaki Yansımaları Nasıldır?
DSL ve fiber internetin yaygınlaşması sonucunda artık hayatımızda olmasa da bir döneme damgasını vuran ISDN (Integrated Services Digital Network/Tümleşik Hizmetler Dijital Ağı), 1980’lerde ortaya çıkan bir iletişim teknolojisidir. Eski zamanlarda, bir telefon hattı üzerinden sadece sesle iletişim yapılabiliyordu fakat ISDN, bu hattı, çok işlevli bir çözüme dönüştürdü. Artık sesin yanı sıra veri ve görüntü de aynı hat üzerinden iletilmeye başlandı. Bu, bir bakıma tek bir elektrik kablosundan hem televizyonu hem de ev sinema sistemini çalıştırmak gibi bir şeydi. ISDN, bu çok yönlü iletişim yeteneğiyle o dönemin iletişim sınırlarını zorladı ve genişletti.
Konuya teknik olarak bakıldığında, ISDN iki temel bileşenden oluşuyordu: B kanalları ve D kanalları. B kanalları, saniyede 64 kbit hızında veri, ses veya video taşırken D kanalı bu iletişimi yönetiyordu. Basit bir BRI (Basic Rate Interface/Temel Arayüz) bağlantısında, iki B kanalı ve bir D kanalı bulunuyordu. Bu, kullanıcılara aynı anda iki farklı telefon görüşmesi yapma veya bir görüşme yaparken aynı anda internete bağlanma gibi olanaklar sunuyordu. ISDN’nin bu yapısı, o dönem için devrimsel bir adımdı. İletişim hızını ve verimliliğini büyük ölçüde artıran ve dijital çağın kapılarını aralayan ISDN, modern internet altyapısının ve yüksek hızlı veri iletiminin temellerini atmış oldu.
Modern İletişim Teknolojileri, ISDN’nin Bıraktığı Değerli Miras Üzerine Kurulu
ISDN, tarihin tozlu raflarında yer alsa da ISDN’nin teknoloji dünyasında bıraktığı miras, günlük hayatımızda kullandığımız birçok modern iletişim aracının temelini oluşturur. Bir zamanlar yalnızca ses iletimine mahkûm olan telefon hatlarını, veri ve görüntü aktarımına uygun hâle getirerek büyük bir dönüşüm yaratan ISDN’nin devrimselliğini, bir tüplü televizyonun yerini alacak kadar gelişmiş bir akıllı telefonun piyasaya çıkmasına benzetebiliriz. ISDN’nin, bugünkü hızlı internet bağlantılarımızın, video konferans sistemlerimizin ve hatta akıllı ev teknolojilerimizin yolunu açtığı şüphesizdir. Bunu teknik yönden de ele alabiliriz.
Veri iletimi ve ağ altyapıları noktasında fark yaratan ISDN, DSP (Digital Signal Processing/Dijital Sinyal İşleme) ve kanal bölme gibi kavramları popüler kıldı. Yazının başlarında da belirttiğimiz gibi ISDN’nin BRI konfigürasyonu, iki adet 64 kbit/s’lik B kanalı ve bir adet D kanalı sağlayarak aynı anda birden fazla veri akışını destekliyordu. ISDN’nin bu özelliği, daha sonraki DSL (Digital Subscriber Line/Dijital Abone Hattı) teknolojilerinin temelini attı. DSL, ISDN’nin sunduğu temel prensipleri kullanarak telefon hatları üzerinden çok daha yüksek hızlarda veri iletimini mümkün kıldı. Ayrıca ISDN, MPLS (Multiprotocol Label Switching/Çoklu Protokol Etiketleme) ve QoS (Quality of Service/Hizmet Kalitesi) gibi ağ yönetimi/trafik mühendisliği kavramlarının gelişimine önemli katkılarda bulundu. Bu teknikler, veri paketlerinin ağ üzerinde daha verimli ve öncelikli bir şekilde yönlendirilmesine imkân tanıyarak ağ trafiğinin optimize edilmesine yardımcı oldu. Bunun yanında ISDN, ağ protokolleri ve paket anahtarlamalı ağların gelişiminde, ses ve veri entegrasyonu konularında da ne denli devrimsel olduğunu gösterdi. Bahse konu yenilikler, VoIP (Voice over Internet Protocol/ İnternet Üzerinden Ses İletimi) gibi teknolojilerin gelişimini doğrudan etkiledi ve ses iletiminin internet üzerinden gerçekleştirilmesine olanak tanıdı. Bu teknolojik yenilikler, sonraki yıllarda fiber optik ve kablosuz ağ teknolojilerinin gelişimine ortam hazırladı.
Eğer siz de teknolojiyi ve oyun dünyasını yakından takip ediyor, elinizin altında “canavar” gibi bir bilgisayar olmasını istiyorsanız, Monster Notebook tarafından üretilen; Abra, Tulpar ve Semruk ailesindeki oyun bilgisayarı modellerinden dilediğinizi satın alabilirsiniz.