Rockstar Games’in En İyi 5 Oyunu

Monster Notebook  17 Aralık 2021

Oyun

Adının hakkını veren oyun firmalarını saymaya kalksak, muhtemelen bu listenin ilk sıralarında Rockstar Games de yer alır. Uzun sayılmayacak bir sektör geçmişi olmasına rağmen oyun dünyasında bomba etkisi yaratan, bununla da kalmayıp şimdiye dek en çok satan yapımlar arasına birçok oyununu ekleyebilen Rockstar, muadili olmayan şirketlerden biri. Kendi içinde hem geliştirme takımları bulunan hem de yayıncı konumunda bulunan Rockstar Games, Take-Two Interactive çatısı altında faaliyetlerine tam gaz devam ediyor. Çalışkanlığı ve yaratıcılığı tek potada eriterek gerçekten efsane statüsüne yükselen Rockstar Games’in her bir oyunundan sayfalarca bahsetmemiz mümkün ama gelin bu defa, şirketin yayımladığı en iyi beş oyuna kısaca birlikte bakalım. Listeyi, Metacritic’in tüm zamanların en yüksek kullanıcı skoru alan oyunlarına göre hazırladığımızı ekleyelim.

  1. Grand Theft Auto IV (98)

Bu, Liberty City’ye yolumuzun ilk düşüşü değildi. Serinin iki boyutlu ilk oyunundan başlayıp Grand Theft Auto’nun üç boyutlu ilk oyununda bile Liberty City’nin biraz sisli, biraz kirli ama samimi havasını ciğerlerimize dolduruyorduk. Her ne kadar bazı eski yapımlarda yönettiğimiz karakterler sessiz tipler olsa da Liberty City özelinde şeytanın bacağı, Grand Theft Auto IV ile kırıldı. Bozuk İngilizce aksanı, büyük bir şehre gelişinin şaşkınlığını üstünden atamayışı ve “Ne iş olsa yaparım abi” tadındaki yaklaşımıyla kanımızın pek bir ısındığı Niko Bellic ile tanışıp Liberty City’nin altını üstüne getirdiğimiz günler dün gibi aklımızda. Kimi oyunculara göre kasvetli sayılabilecek bir havası bulunan GTA IV’ün teknik açıdan GTA V’ten üstün olduğu çok nokta bulunuyordu. Oyunun zengin hikâyesi ve olay örgüsünün yanı sıra teknik açıdan seriyi bambaşka bir noktaya taşıması, belki de elde ettiği yüksek skorun en güzel özetidir.

  1. Red Dead Redemption 2 (97)

Oyunları salt bir eğlence unsuru olarak görmeyip geliştirdiği dijital eserleri, gelecek nesillere de aktarılabilecek bir öykü anlatım mecrası şeklinde değerlendirmesi, Rockstar Games’in bizlere Red Dead Redemption 2 gibi bir şaheser sunmasının en temel motivasyonu olmalı. Vahşi Batı temasından hoşlanmayanları bile yer yer coşturup yer yer hüzünlendiren yapım, oyuncuyu ilk dakikalarından itibaren avuçlarının arasına alıp aslında bir oyunun değil de dijital bir hayat simülasyonunun içinde olduğuna kolayca ikna ediyordu. Oyuncuların bir kısmının keyfini kaçıran gerçekçi-yavaş oynanış, aslında Red Dead Redemption 2’nin alametifarikasıydı. Geliştiricilerin amacı, oyuncuları o dünyanın bir ferdi hâline getirip standart bir oyundan ziyade dijital bir medyumun içinde olmalarını sağlamaktı. Görünüşe bakılırsa Rockstar Games, bunu başarmış; zira Metacritic skorları yalan söylemez.

  1. Grand Theft Auto V (97)

Açık dünya aksiyon oyunları üretme konusunda başka rakipleri olsa da esasen tek rakibi kendisi olan Rockstar Games, GTA IV sonrasında gelmeye başlayan “Bunun üstüne daha ne konulabilir ki?” sorularının yanıtını takvimler 2011’i gösterdiğinde verdi. Hikâye anlatıcılığını tek karakterden alıp üç ayrı karaktere ve onların taban tabana zıt dünyalarına yayarak olabilecek en iyi hareketi yapan şirket, bir süre sonra dallanıp budaklanan senaryoyu, her zamanki ustalığıyla birleştirmeyi başardı. Oyun, öylesine başarılı oldu ki Metascore tarafında 97 puan almakla kalmadı, GTA Online ayağı sayesinde çıkışının 10 yıl sonrasında bile en çok satanlar listesinden bir türlü düşmeyen bir fenomene dönüştü. Yedinci ve sekizinci nesil oyun konsollarına çıkış yaptıktan sonra şimdi de dokuzuncu nesil konsollara çıkmaya hazırlanan Grand Theft Auto V, kendisi için hazırlanan oyun modlarından zengin radyo kanallarına, gezmekten sıkılmayacağınız dünyasından GTA Online tarafındaki görevlerine kadar her noktasıyla ince ince işlenmiş ve şimdiye dek 155 milyon kopya satmış bir başyapıt.

  1. Grand Theft Auto III (97)

Yeniliklere her zaman çok açık olmayan oyunculara, pek beklemedikleri bir şeyi veren Rockstar Games, iki boyutlu hâliyle çok sevilen Grand Theft Auto serisini sonunda “III” eki bulunan yapımla üç boyutlu dünyaya taşıdı. GTA IV için yazdığımız satırlarda dile getirdiğimiz o “sessiz tipler”den biri, yapımdaki Claude karakteriydi. Oyunun daha başlarında paçayı kurtarmasının kefaretini suç dünyasına boğazına kadar batarak ödemeye hazırlanan Claude, yeteneklerinin kendini taşıdığı noktaya belki hayret etmiyordu ama biz ekran karşısında tırnaklarımızı kemiriyor, bir sonraki görevde nelerle karşı karşıya kalacağımızı tahmin etmeye çalışıyor, öte taraftan hep tepeden gördüğümüz Liberty City’nin, o döneme göre “çok gerçekçi” sokaklarında âdeta Claude karakterini yaşıyorduk.

  1. Grand Theft Auto: San Andreas (95)

GTA’nın üç boyutlu dünyasına iyiden iyiye alıştıktan sonra çıkagelen San Andreas, adı konulmamış bir üçlemenin son halkasıydı. Adamımız Carl Johnson, namıdiğer CJ, bir yandan annesinin ölümü, diğer yandan ailesinin dağılması, daha da kötüsü işlemediği bir cinayetle suçlanması gibi bir dolu sorunla karşılaşıyor, aslında hiç dönmek istemediği San Andreas’a mecburi dönüş gerçekleştiriyordu. “Bu, o kadar da çarpıcı bir hikâye değil,” dediğinizi duyar gibiyiz. Ama Rockstar Games, o zamanın teknik imkânlarını öylesine akıllıca ve ustalıklı şekilde kullandı ki bu senaryoyu alıp gizlilik, rol yapma, dans, yarış, aksiyon, toplu çete savaşları, uçuş simülasyonu ve yazarken yorulabileceğimiz kadar çok bileşenle bir arada sundu ve ortaya dev bir oyun çıktı. Maalesef, kendisinden sonra gelen hiçbir GTA oyunu, San Andreas kadar kapsamlı olamadı.

Paylaş: