Uncharted Kayıp Miras Oyun İncelemesi

Kimilerine göre Tomb Raider serisinden ilham alınarak tasarlanan ve bu seriyi gölgede bırakan bir marka, kimilerine göreyse Tomb Raider serisinin özellikle son üç oyununa ilham veren bir seri Uncharted. 2007 yılında rakibi konumundaki Lara Croft’tan farklı olarak “mezar yağmacısı” değil de hazine avcısı Nathan Drake ile başladığımız macera, serinin kanon oyunu Uncharted 4: Bir Hırsızın Sonu ile en azından Nathan ile sonlanmıştı. Serinin ilk üç oyununda yazar olarak görev yapan ve oyun dünyasının en önemli isimlerinden Amy Hennig’in maalesef yer almadığı dördüncü oyun, kendisinin eksikliğini hissettirmişti ve bu eksikliği bir başka Uncharted oyununun giderebileceği düşüncesini bizlere vermişti. Peki, bu oyun Uncharted: Kayıp Miras olabilir miydi? Nathan’sız bir Uncharted oyunu nasıl olacaktı ve ana karakter olarak kimi yönetecektik? Bu soruların ve daha fazlasının yanıtını gelin, Uncharted Kayıp Miras inceleme yazımızda yanıtlayalım. Hazırsanız başlıyoruz!

Chloe Frazer, Dişiliğinden Ziyade Kişiliğiyle Dikkat Çekiyor

Oyun dünyasında kadın ana karakter kullanımında Uncharted bir ilk değil, son da olmayacak ama bu karakterin, dış görünüşünden ziyade kişiliği ve duruşuyla hayranlık uyandırmasını sağlamak pek kolay bir iş değil. Neyse ki Uncharted: Kayıp Miras oyununun arkasındaki takım yetenekli ve deneyimli; bu sayede Nathan’ın eski sevgilisi Chloe Frazer’ı, büyük bir keyifle yönetip onun kararlarını ve yaklaşımlarını oyun boyunca saygıyla karşılıyoruz. Evet, bu oyunda Nathan’dan boşalan koltuğa Chloe geçiyor ve serinin önceki oyunlarında Nathan’la sıkı kapışmalar yaşayan Nadine Ross ile de yollarımız bir şekilde kesişiyor.

Oyun, Tomb Raider III’ün bir bölümünde olduğu gibi Hindistan’da geçiyor. Chloe Frazer, oyunun baş kahramanı olarak Ganeşa’nın efsanevi dişini bulmak için zorlu bir maceraya atılıyor ve bu yolculuğunda ona Nadine Ross eşlik ediyor. İkili, başlangıçta tamamen profesyonel bir iş ortaklığı yaparken aralarında zamanla derin bir dostluk ve güven bağı gelişiyor. Tahmin edeceğiniz üzere hikâye, klasik Uncharted formülünü takip ediyor: Eski medeniyetlere ait ipuçlarını bul, şifreli bulmacaları çöz ve aksiyon dolu çatışmalardan bir şekilde kurtul. Tabii Kayıp Miras, Hindistan mitolojisi ve tarihiyle bezenmiş zengin bir kültürel altyapıya sahip; hikâye ilerledikçe hazinelerin peşinde koşan iki karakterin değil, geçmişteki kişisel hatalarını ve iç çatışmalarını aşmaya çalışan bireylerin gelişimine de tanıklık ediyoruz.

Uncharted Serisinden Aşina Olduğumuz Oyun Mekanikleri Burada da Mevcut

Serinin kanon oyunu olmamakla birlikte yine seriye farklı bir dokunuş ekleyen Uncharted: Kayıp Miras, başlıkta da belirttiğimiz üzere önceki Uncharted oyunlarından aşina olduğumuz oyun mekaniklerini beraberinde getiriyor. Özellikle de Nathan’lı son oyunda hayli tutan yarı açık dünya elementleri, bu yapımda da boy gösteriyor. Sinematik deneyimden taviz vermeden bizlere sunulan özgürlük hissi, oyundan elde ettiğimiz keşif duygusunu perçinliyor.

Yine bu oyun serisinin alametifarikası olan bulmacalar, Uncharted: Kayıp Miras’ta da karşımıza çıkıyor. Antik yapılarla ilgili yaratıcı bulmacalar, son derece akılda kalıcı ve Hindistan kültürünü derinlemesine öğrenmemize yardım ediyor ancak bulmacaların zorluk seviyesinin son Tomb Raider üçlemesi kadar zorlayıcı olmadığını eklememiz lazım. Zorluk bakımından klasik Tomb Raider oyunlarıyla ise hiç kıyaslayamayız. Tabii bulmacaların nispeten kolay olması, hikâye akışının kesilmeden belirli bir ritimde oyuna devam edilebilmesine hizmet ediyor.

Uncharted 4’teki oyun motoruyla geliştirilen yapımın, tam Türkçe dil desteğiyle geldiğini anımsatalım; tabii dilerseniz oyunu Türkçe alt yazı ve İngilizce seslendirmeyle de deneyimleyebilirsiniz. Bir hatırlatma daha yapalım; “Uncharted: Hırsızlar Mirası Koleksiyonu PC’ye Geliyor!” başlıklı yazımızda da uzun uzun anlattığımız gibi yapımı, konsoldan ziyade PC’de oynamak daha keyifli. Özellikle de fps ve çözünürlük sınırlarına takılmadan oynamak… Tabii bunun için “canavar” gibi bir oyun bilgisayarına ihtiyacınız var. Monster imzası taşıyan Tulpar serisi masaüstü oyun bilgisayarlarıyla Uncharted: Kayıp Miras başta olmak üzere sistemi yoran tüm oyunları akıcı şekilde tecrübe edebilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular

UNCHARTED: Kayıp Miras ne anlatıyor?

UNCHARTED: Kayıp Miras, Chloe Frazer ve Nadine Ross’un Hindistan’da efsanevi Ganesh’in Altın Fildişi’ni bulmak için çıktıkları tehlikeli yolculuğu anlatıyor. İkilinin geçmişleriyle yüzleştiği bu macerada aksiyon, keşif ve bulmacalar öne çıkıyor. Oyunun hikâyesi Uncharted evrenine bağımsız bir macera olarak ekleniyor.

UNCHARTED: Kayıp Miras kaç saat sürüyor

Oyunun ana hikâyesi yaklaşık 7-9 saat sürüyor. Yan görevler ve keşifler yapılırsa oyun süresi 10-12 saate kadar uzayabilir. Uncharted 4’e kıyasla daha kısa ancak Uncharted serisinin tipik oynanış süresiyle uyumlu bir deneyim sunuyor. Tekrar oynanabilirlik seviyesi ise orta düzeyde.

UNCHARTED: Kayıp Miras DLC mi?

Hayır, UNCHARTED: Kayıp Miras başlı başına bağımsız bir oyun. İlk başta Uncharted 4: A Thief’s End için bir DLC olarak planlansa da kapsamı genişletildi ve ayrı bir oyun olarak yayınlandı. Serinin yan hikâyelerinden biri olarak kabul edilen bu oyun, Chloe Frazer’ı baş karakter olarak öne çıkarıyor.

UNCHARTED: Kayıp Miras nerede geçiyor?

Oyun, Hindistan’ın Batı Gat Dağları ve çevresinde geçiyor. Oyuncular, Hindistan’ın vahşi doğasında kayıp bir hazineyi ararken tapınaklar, antik yapılar ve yemyeşil ormanlar arasında maceraya atılıyor. Hindistan’ın kültürel zenginliği oyuna yansıtılmış ve mistik bir atmosfer yaratılmış.

UNCHARTED: Kayıp Miras Türkçe var mı?

Evet, UNCHARTED: Kayıp Miras Türkçe altyazı ve menü desteğiyle oynanabiliyor. Ancak, oyun Türkçe dublaj içermiyor. Serinin önceki oyunları gibi orijinal İngilizce seslendirmeyle oynanıyor. Naughty Dog’un oyunları genellikle Türkçe altyazı desteği sunuyor, ancak dublaj desteği vermiyor.

UNCHARTED: Kayıp Miras’ta Nathan Drake var mı?

Hayır, UNCHARTED: Kayıp Miras tamamen Chloe Frazer ve Nadine Ross karakterlerine odaklanıyor. Nathan Drake, bu oyunda yer almıyor ve hikâyede bahsedilmiyor. Serinin ana karakteri olmadan da Uncharted ruhunu koruyarak başarılı bir yan hikâye sunuyor.