Assassin’s Creed Oyunlarının Grafik ve Görsel Evrimi

Ubisoft’un, neredeyse 20 yıla yaklaşan mazisi bulunan fikrî mülklerinden Assassin’s Creed, konsepti ve en azından ilk birkaç oyundaki kendine has yapısıyla oyun dünyasında bir devrim yaratarak tarihi, fantastik ve kurgu unsurlarla harmanladı. Konusu ve ortamları kadar gelişen grafikleriyle de adından söz ettiren Assassin’s Creed serisi, Ubisoft’un kendi geliştirdiği oyun motorlarıyla hayat buldu, serinin son oyunları da aynı yolda ilerliyor. Peki, zaman içinde serinin grafik ve görsel evrimine bu yazı aracılığıyla tanıklık etmeye ne dersiniz?

Scimitar’dan Anvil’e: İlk Adımlar

Assassin’s Creed serisinin temeli, bu serinin arkasındaki isim Ubisoft Montréal’in geliştirdiği Scimitar oyun motoruyla atıldı. Serinin ilk oyunu Assassin’s Creed’de, 12. yüzyıl Haçlı Seferleri döneminde geçen etkileyici hikâyeyi canlandırmak için kullanılan Scimitar, oyuncuları, Orta Çağ Kudüsü’nün dar sokaklarına, Akre’nin tozlu çarşılarına ve Şam’ın çarpıcı mimarisine götürdü. Dönemine göre oldukça iyi iş çıkaran oyun motorun sunduğu geniş ve detaylı oyun dünyası, oyuncuların tarihî bir zaman yolculuğuna çıkmasını sağladı. Scimitar motoru, serinin ikonik parkur mekaniklerini ve savaş sistemini destekleyecek şekilde tasarlandı. Oyuncular, Altair İbn-La’Ahad’ın hikâyesini takip ederken çatılarda serbestçe koşup düşmanlara sessizce yaklaşabiliyor, tarihî yapıların her bir köşesini keşfedebiliyordu. Motorun sunduğu akıcı animasyonlar ve gerçekçi karakter hareketleri, oyunun sürükleyici atmosferini pekiştirdi.

Scimitar oyun motorunun karakter modellemesi için 3B/2,5B modelleme, dokulama ve boyama özelliklerini birleştiren ZBrush adlı bir dijital heykel aracı kullanıldı. Oyunun çevre tasarımında ise tasarım görselleştirmesi, oyun ve animasyonlarda değerlendirilen 3B modelleme ve render yazılımı 3ds Max kullanılarak yapıldı. Oyundaki karakterin vücut parçalarının, özellikle ellerin ve ayakların, itme ve tırmanma animasyonları sırasında doğru yerleştirilmesi için Autodesk’in HumanIK ara katmanı oyun motoruna dâhil edildi. Bu teknoloji, karakterlerin hareketlerinin daha gerçekçi ve ikna edici olmasını sağlayarak oyuncuların serinin zengin tarihî dünyasıyla iç içe olmasını mümkün kıldı.

Assassin’s Creed II ile birlikte Scimitar motoru Anvil olarak adlandırıldı ve Venedik’in su kanallarından Floransa’nın sanat eseri gibi sokaklarına kadar Rönesans İtalya’sının oyunda bulunan her noktası, Anvil ile dijital dünyaya geçirildi. Anvil oyun motoru, Ezio Auditore da Firenze’nin hikâyesini anlatırken daha gelişmiş ışıklandırma, gölgeleme ve detaylı çevre tasarımları sundu. Motor sayesinde Leonardo da Vinci’nin icatları ve tarihî figürlerle dolu dünya, oyuncuların keşfine açık hâle getirildi. Anvil motorunun beraberinde getirdiği yenilikler, serinin görsel ve teknik kapasitesini genişletti. Oyuncular, Rönesans döneminin renkli dünyasını, sanat eseri niteliğindeki binaları ve canlı sokaklarıyla deneyimledi. Motorun sağladığı gelişmiş NPC etkileşimleri ve dinamik kalabalık sistemleri, oyunun gerçekçiliğini ve oyuncu deneyimini geliştirdi. Anvil oyun motorunun evrimi, Assassin’s Creed: Brotherhood ve Revelations ile devam etti. Brotherhood, Roma’nın geniş ve detaylı şehir yapısını oyunculara sunarken Revelations ise Ezio’nun hikâyesini bu coğrafyanın benzersiz şehri İstanbul’da sürdürdü. Her iki oyun da Anvil motorunun gelişmiş versiyonunu kullanarak serinin görsel ve yapısal kapasitesini daha da ileriye taşıdı.

AnvilNext’in Yükselişi ve AnvilNext 2.0’ın Devrimi

Assassin’s Creed serisinin görsel ve teknik evriminde önemli bir dönüm noktası, AnvilNext ve AnvilNext 2.0 motorlarının kullanımı oldu. İlk olarak Assassin’s Creed III oyunuyla kullanılan AnvilNext, seriyi, Amerikan Bağımsızlık Savaşı’nın geçtiği geniş ormanlara ve karla kaplı alanlarına taşıdı. Yenilenen oyun motoru, geniş dünyalar, gelişmiş/dinamik hava durumu efektleri ve gerçekçi karakter animasyonlarıyla serinin görsel anlatımını yeni bir seviyeye taşıdı. AnvilNext’in en büyük yeniliklerinden biri, oyun dünyasının canlı yapısıydı. Oyuncular, mevsimlerin değişimini ve çevrenin zamanla nasıl evrildiğini gözlemleyebiliyordu. Bu, özellikle Assassin’s Creed IV: Black Flag’de, Karayipler’in tropikal adaları ve açık denizlerini keşfederken kendini gösterdi. AnvilNext, deniz savaşları ve keşif için geniş bir alan sağlayarak serinin oynanış çeşitliliğini de artırmış oldu.

AnvilNext 2.0 ise Assassin’s Creed Unity ile sahneye çıktı ve Fransız Devrimi’nin kalbinde, Paris’in detaylı sokaklarını ve mimarisini oyunculara sundu. Unity’nin fiziksel tabanlı görselleştirme, gelişmiş küresel aydınlatma ve daha gerçekçi materyal/yüzey reaksiyonlarıyla karakterlerin ve çevrenin daha gerçekçi görünmesini sağladı. Çıktığı ilk dönem bug’larla dolu olduğundan pek takdir edilmeyen Unity ve sonrasında gelen Assassin’s Creed Syndicate, bu teknolojik yeniliklerle, serinin görsel kalitesini, o dönem için zirveye çıkardı. Aynı oyun motoru, serinin rol yapma unsurlarıyla evrilen üyeleri Origins ve Odyssey’de de kullanıldı. Bu iki oyun, oyunculara, Antik Mısır ve Yunanistan’ın geniş topraklarını keşfetme imkânı sunarken motorun sağladığı geniş çaplı çevre tasarımları ve gelişmiş ışıklandırma teknikleriyle de serinin görsel anlatımını güçlendirdi.

Yeni oyun motoru, yapıları esnek ve otomatik bir şekilde oluşturabilme yeteneğine sahipti. Aynı zamanda belirli tasarım kuralları ve şablonları takip ederek oyun sanatçı ve tasarımcıların elle bölüm oluşturma çabalarını azalttı. Bu durum, yeni Assassin’s Creed oyunlarının daha hızlı ve geniş ölçekli olmasını sağladı.

Yeni Neslin Kapılarını Aralamak: Ubisoft Anvil

Assassin’s Creed serisinin görsel ve teknik sınırlarını zorlayan Ubisoft Anvil, özellikle Assassin’s Creed Valhalla ile seriyi yeni bir çağa taşıdı. Oyun motoru, Viking çağının zorlu doğasını ve geniş İskandinav manzaralarını etkileyici bir şekilde canlandırırken gelişmiş ışıklandırma ve görsel efektlerle oyunculara muazzam bir oyun tecrübesi yaşattı. Ubisoft Anvil, karakter animasyonları ve yüz ifadelerinde de önemli gelişmeler sağlayarak hikâye anlatımına derinlik kattı. Yeni motorun sağladığı hız ve verimlilik artışı, geliştiricilere zengin oyun dünyaları yaratma imkânı verip Assassin’s Creed serisinin yeni nesil konsollar ve oyun teknolojileriyle uyumlu hâle gelmesini sağladı.

Assassin’s Creed Mirage ise Ubisoft Anvil motorunun esnekliğini ve yenilikçi yaklaşımını gözler önüne serdi. Serinin önceki oyunlarından daha küçük ölçekli ve hikâye odaklı olan Mirage, Valhalla için geliştirilen teknolojiyi kullanarak serinin ilk oyunlarına âdeta saygı duruşunda bulundu. Oyuncuları, 9. yüzyıl Bağdat’ına davet eden yapım, dönemin tarihî dokusunu, yeni oyun motoru sayesinde başarılı şekilde yansıttı.

Siz de Assassin’s Creed serisindeki tüm oyunları performans sorunlarıyla karşılaşmadan, “canavar” gibi oynamak istiyorsanız, vakit kaybetmeden Monster imzalı; Abra, Tulpar ve Semruk oyun bilgisayarları ile tanışın.