Monster Ekim Ayı Oyun Önerisi – The ‌Dark ‌Pictures ‌‌Anthology: ‌Man of ‌Medan

Monster Notebook  3 Ekim 2019

HaberlerOyun

Ülkemizde, adında “cin” kelimesi geçmeyen ve afişinde gözlerini belerten kadın olmayan korku filmlerine içimizden ödül vermek geliyor. İzleyicileri, filmdeki karakterleri bol bol bağırtarak ve ani ses efektleriyle korkutmaya ant içmiş Türk korku filmleri arasında şüphesiz iyi örnekler var ama korku sineması, özellikle de antoloji korku türü denildiğinde akla ilk gelen ülke ABD oluyor. 1980’li yıllarda TRT’de de yayınlanan Alacakaranlık Kuşağı’nın, türün modern örneklerine ilham kaynağı olmasıyla beyaz perdeye peşi sıra yansıyan antoloji korku türü eserler, teknolojinin gelişmesi ve dijital oyun kavramının içinin, bambaşka mecralardan beslenen ve bu mecralara katkıda da bulunabilen geliştiriciler tarafından alternatif şekillerde doldurulmasıyla oyun dünyasında da kendine yer bulmaya başlıyor.

Geçmişinde irili ufaklı oyunlar ve DLC’ler olsa da adını, PlayStation 4’e özel geliştirdiği 2015 çıkışlı Until Dawn ile geniş kitlelere duyuran Supermassive Games’in son oyunu ya da yeni oyun serisinin ilk üyesi The Dark Pictures Anthology: Man of Medan de antoloji korku oyunu türünün dijital dünyadaki temsilcileri arasına katılıyor. İlham aldığı konu ise S.S. Ourang Medan adlı gizemli gemi.

Mavi Yolculuk Diye Yola Çıktık, Kapkaranlık Bir Kâbusun İçinde Kaybolduk

Supermassive Games’den beklendiği gibi Until Dawn’un izinden giden The Dark Pictures Anthology: Man of Medan, 2015 çıkışlı yapımın tarzını ve oyun dinamiklerini aynen koruyor. Tabii bu defa konu, Until Dawn’daki kadar klişe değil ancak oyundaki karakterlerin bizde yarattığı “cringe” düzeyinde bir azalma yok. Yine, yerlerine kolay kolay kendinizi koyamayacağınız, herhangi biriyle tümüyle bütünleşemeyeceğiniz, hareketleriyle, tavırlarıyla “Eh be kardeşim, bunu da hak etmiştin.” dedirten karakterleri belirli periyotlarda kontrol ediyorsunuz Man of Medan’de. Oyun, karlı kışlı bir geceyi eğlenerek geçirmeyi hayâl edip eli boş dönen gençleri konu edinen Until Dawn’ın aksine sıcak bir yaz gününde dalış yapmak üzere mavi yolculuğa çıkan gençlerin bir batıkla karşılaşmaları ve batıkta buldukları nesne nedeniyle günlerinin zehir olmasını konu ediniyor. Yaşanan aksilikler; Alex, Brad, Julia, Conrad ve teknenin kaptanı Fliss’i, Ourang Medan gemisinde hayatta kalma mücadelesi vermeye itiyor. Yapım, sinematik bir deneyim sunduğu ve hikâyenin ilerleyişi, oyunun en başına kadar uzandığı için senaryoya dair ayrıntılardan çok fazla bahsetmeyi uygun görmüyoruz. Fakat Curator’dan bahsetmezsek olmaz.

Man of Medan’in başlarında kendini tanıtan ve bu dünyada olan bitenleri kurguladığını ifade eden gizemli kişi, oyunun seyri içerisinde de kendini zaman zaman gösterip çeşitli seçimler yapmanızı talep ediyor. Curator’un taleplerini yerine getirip getirmemeniz ya da bu talepler karşısında çekimser kalmanız, toplam 14 farklı sona sahip oyunun hangi sonla biteceği noktasında etkili oluyor. Curator adlı gizemli kişi, kendini yalnızca çalışma odasında değil oyunun kilit sahnelerinde de gösterebiliyor ancak sahneleri bayağı dikkatle takip etmeniz gerekiyor kendisini görebilmeniz için. Oyun dünyasına bir tane G-Man yetiyordu, yoksa ikincisi mi geliyor?

Bir Dakika! Burası Ara Sahne mi Yoksa Karakteri Kontrol Edebiliyor muyum?

Man of Medan, adını yazıda anarak bolca kulaklarını çınlattığımız Until Dawn’un denenmiş ve işe yaramış tüm noktalarını birebir alıp uygulamakta sakınca görmüyor, yetmezmiş gibi bunları ileriye taşımak gibi bir gaye de taşımıyor. Her tarafı didik didik aradığınızda bile 5 saati biraz geçen bir oynanış süresine sahip olan yapımın çok ama çok büyük bir kısmı, oyun geliştiricilerin ünlü oyuncularla çalışarak hazırladıkları ara sahnelerden yani cutscene’lerden oluşuyor. Hikâyenin ilerleyip kilit olayın, karakterin adım atmasına bağlı olduğu durumlarda ise kontrol size geçiyor. Bu durumlar genellikle bir yerlerde bulunması gereken nesneler ya da oyunun ilerlemesi için tetiklenmesi gereken şeyler oluyor. Bunda bir sakınca yok, ancak kamera açıları bazen öyle noktalarda kontrolü size veriyor ki cutscene hâlâ devam mı ediyor yoksa o an karakteri mi kontrol etmeniz gerekiyor, işler bazen gerçekten karışabiliyor. Kontrolün sizde olduğu kimi zamanlarda ise yalnızca Until Dawn’dan değil pek çok oyundan bildiğiniz belirtilen tuşlara hızlıca basmamız gereken quick time event’ler (QTE) devreye giriyor ve kritik hamleler yapmanız icap ediyor.

Her iki oyun dinamiğinin oyunun sürükleyiciliğini etkilemesini istemeyen oyun geliştiriciler, doğru anda doğru hamleyi yapamasanız da, kontrolün sizde olduğu anlarda karakterinizi bir yerden bir yere ilerletmeseniz de -bazı bölümler müstesna- oyunun bir süre sizi bekleyip ardından o bölümü otomatik olarak ilerletmesini sağlamışlar. Yani diyeceğimiz o ki, karakterinizi kontrol edilebilir durumdayken oyunu durdurmadan mutfağa kahve yapmaya giderseniz, o sahneyi bıraktığınız gibi bulamayabilirsiniz. Bunun haricinde QTE anlarında başarısız olduğunuzda, oyun sizin başarısızlığınızı anlayarak bir sonraki QTE denemenizi daha kolay hâle getiriyor. Sürükleyici oyun tecrübesi için gayet uygun bir durum. Oyunu, klavye ve fare ikilisindense gamepad ile daha rahat oynadığımızı belirtmeden geçemeyeceğiz.

Tanıdık Bir Yüz, Bambaşka Bir Macera

Man of Medan’in kendisinden bahsetmişken kontrol edilebilir en ünlü karakterden ve oyunun altında imzası bulunan önemli isimlerden söz etmek yerinde olur diye düşünüyoruz. Daha önce Remedy Entertainment’ın geliştirdiği Quantum Break oyununda gördüğümüz Shawn Ashmore, Man of Medan’de de karşımıza çıkıyor. Kişilik itibarıyla teknedeki diğer bireylerden aşağı kalır yanı olmayan bir karakteri canlandıran Ashmore’un yapımda olması, oyuna gerçek bir sinema filmi havası katmıyor değil.

Oyunun senaryosu ise Until Dawn’da olduğu gibi Larry Fessenden ve Graham Reznick ikilisinin karanlık zihinlerinden çıkıyor. İlk yarısında epey tutuk başlayıp devam etse de ikinci yarısından itibaren sizi sürekli diken üstünde tutacak Man of Medan, özellikle ABD’de oldukça meşhur olan bir şehir efsanesini konu edinmesiyle de ürperticiliğini birkaç adım ileriye taşıyor. Tabii bunda Fessenden ve Reznick’in etkileyici hayâl güçlerinin de payı yüksek.

2019 Yılına Yaraşır Kalitede Gerçekçi Grafikler

Supermassive Games’in Until Dawn ile bolca takdir aldığını herkes biliyor, ancak yapımın çok düşük fps değerleri görmezden geliniyordu. Yalnızca PlayStation 4 ile değil PlayStation 4 Pro’yla da akıcı oynanamayan ve yer yer 20’ye kadar düşebilen fps değerleri, Until Dawn’un eksi hanesine yazılıyordu. Bir başka PS4 klasiği olan ve sabit 30 fps’de oynanabilen Horizon Zero Dawn’da kullanılan Decima oyun motoru, yeni oyunda rafa kaldırılmış ve belki de Hideo Kojima’ya bırakılmış.

Man of Medan, birçok popüler oyunda görmeye alışkın olduğumuz Unreal Engine 4’ü kullanıyor. Oyun motoruna aşinaysanız, yapımın ne denli muhteşem görseller sunduğunu az çok tahmin edebiliyorsunuzdur. Ancak Man of Medan’in karşısına geçip grafik seviyesini en yukarıya taşıdıktan ve oyunu 60 fps ve üstü değerlere sabitleyerek oynadıktan sonra kendinizi level atlamış gibi hissedeceksiniz. Oyundaki karakterler, karakterlere ait hareketler ve yüz ifadeleri, çevre unsurları, her şey çok iyi görünüyor. Yapımın korku türü olması nedeniyle zaman zaman başvurulan ışık oyunları, alternatif ışık kaynaklarının sahneye eklenmesi, gölge ve karanlığın öne çıkarılması ise oyunun görüntü yönetmenin işinin ustası olduğunu kanıtlıyor. Ara sahnelerde kullanılan anlık değişim/dönüşümler, bir görünüp bir kaybolan “varlıklar” ve bu varlıkların hangi açılardan görebildiğimiz gibi sayısız unsur, hem oyun motorunun hem de geliştiricilerin maharetlerini ilk elden görebilmenizi sağlıyor.

The Dark Pictures Anthology burada bitmedi; Curator ve hazırladığı korku dolu öyküler devam edecek. Serinin ikinci oyunu Little Hope ise 2020 yılında bizlerle olacak.

Paylaş: