Geçmişten Günümüze Resident Evil Serisi
İlk korku oyunu değildi. Kendisinden önce Sweet Home (1989), Alone in the Dark (1992) ve Clock Tower (1995) gibi harika denemeler vardı. Ama o, bir şeyleri çok farklı yaptığı için oyuncular arasında kısa sürede bir efsane hâline geldi; onun bu denli beğenilmesi ise oyunun, kısa sürede bir seriye dönüşmesini sağladı. Hatta işler o denli büyüdü ki ilk oyunların hikâyesiyle pek bağlantısı olmayan devam oyunları, sinema filmleri ve daha nice medya unsuru ortaya çıktı. Ama neyse ki her büyük oyun serisinin olduğu gibi onun da lore keper’ları/hikâye koruyucuları vardı ve başlangıcının üzerinden neredeyse 30 yıl geçtikten sonra sağa sola dağılan hikâyesi, nihayet toparlanmaya ve bir çerçeveye oturtulmaya başlandı. Evet, Capcom’un başarılı oyunlarından biri olan Resident Evil’dan söz ediyoruz.
1996 yılında çıktığında korku türü oyunlara ilgi duyanların şaşkına çeviren, ürpertici mi ürpertici, takip edilme hissini mütemadiyen yaşatan, hikâyesi çatallandıkça çatallanan Resident Evil’dan. Aradan geçen 28 yıl içinde Resident Evil markasının başına türlü çeşitli olaylar gelmiş olsa da az önce bahsettiğimiz ve Capcom içinde bulunduğuna emin olduğumuz lore keeper’lar, serinin, karmaşıklaşan anlatısını toparlamaya karar verdiler ve 2010’lu yıllarda kalite anlamında yokuş aşağı giden seri, bugün geldiğimiz noktada eski değerine yeniden kavuştu. Bu defa gelin, ana oyunlarından hareketle Resident Evil serisinin geçmişten günümüze nasıl ulaştığına göz atalım.
Resident Evil (1996)
Bugün, oyun dünyasının üstatları arasında saydığımız Shinji Mikami ve Tokuro Fujiwara tarafından yaratılıp tam anlamıyla hayatta kalma korku türünün adının belirlenmesini sağlayan ilk Resident Evil, bizi, Raccoon City’nin yakınlarına götürüyordu. İşlenen bir dizi cinayeti soruşturmaları için S.T.A.R.S. ekibi görevlendiriliyor ancak işler istendiği gibi gitmiyor; Chris Redfield, Jill Valentine, Albert Wesker ve Barry Burton terk edilmiş bir malikaneye sığınmak zorunda kalıyorlardı. Ve biz de Chris ya da Jill’i seçerek oyuna başlıyorduk. Uzaktan bakıldığında zombi temalı bir korku oyunu gibi görünse de sır perdesi aralandığında ortaya bambaşka gerçekler çıkıyordu. Gerilim dolu atmosferi, yenilikçi oyun mekanikleri, yalnızca oyun yönetmenlerinin görmemizi istedikleri açılardan oynamamızı sağladıkları sabit kamera açıları, zorlayıcı bulmacaları ve bir süre sonra oyunda çaresizlik hissini zirvede yaşamamıza neden olan sınırlı kaynakların yönetimi, ilk Resident Evil’ı, kendi alanında çığır açan bir oyun yapıyordu. Eğer ilk oyunu şimdiye dek oynamadıysanız, yapımın, orijinaline sadık kalınarak hazırlanan Remake sürümünü kesinlikle öneririz.
Resident Evil 2 (1998)
Takvimler 1998’i gösterdiğinde, ilk oyunda yaşananların iki ay sonrasını konu edinen Resident Evil 2 çıkageldi. 1996 çıkışlı yapımda zombilerin nasıl zombi olduğunu öğreniyor, T-Virus’un, başa ne kadar bela getireceğini ise ikinci oyunla öğreniyorduk. Raccoon kenti sakinlerine bulaşan T-Virus, şehri yaşanmaz hâle getiriyordu ve biz, Chris Redfield’ın kız kardeşi Claire ve Leon Kennedy’yi yöneterek şehirden bir şekilde ayrılmaya çalışıyorduk. Bu defa oyunu hem Leon’un hem de Claire’ın gözünden ve farklı şekillerde oynayabiliyorduk. Her karakterin kendi hikâye akışı, görevleri ve etkileşime geçtiği unsurlar vardı. Önceden render edilmiş üç boyutlu sahneler sayesinde kendimizi âdeta oyunun içinde gibi hissetmemizi mümkün kılan yapım, aynı zamanda bize daha fazla keşfedilebilir alan sunuyordu. Tabii bir de sevgili dostumuz Mr. X vardı. Beklenmedik anlarda ortaya çıkıp tansiyonu yükselten patavatsız canavarımız, oyunun zaten yeterince yüksek gerilim dozunu iyiden iyiye artırıyordu.
Resident Evil 3: Nemesis (1999)
Serinin üçüncü oyununda, kara bahtlı kem talihli Raccoon City, zombi salgınından kurtulamıyor ve Jill Valentine, hem zombi salgınından hem de peşine düşen Nemesis adlı biyolojik silahtan kaçmaya çalışıyordu. Ana karakterin kendi iç çatışmaları ve mücadelelerin de başarılı şekilde yansıtıldığı oyunda hikâye anlatımı konusunda iyi iş çıkarılıyordu. Görsel ve teknik yönden iyileştirilen yapımın ürkütücülük dozu, Jill’in peşinden ayrılmayan Nemesis nedeniyle hiç azalmıyordu. Karmaşık ama sistemli hikâye anlatımı, etkileyici bulmacaları ve artan aksiyonu, serinin üçüncü oyununu klasik mertebesine taşıdı.
Resident Evil – Code: Veronica (2000)
Bugüne kadar bir remake’i yapılmaması nedeniyle Resident Evil fanları tarafından Capcom’un eleştirilmesine neden olan Code: Veronica, adında bir “4” bulunmamasına karşın serinin dördüncü ana oyunuydu. Claire Redfield’ın, kardeşi Chris’i arama mücadelesinin merkezde yer aldığı yapım; dönemine göre çok iyi görselleri, karakterler arası geçiş olanakları, katmanlı öykü anlatımı, gerçekçi ses efektleri ve başarılı müzikleriyle olduğu kadar uzun oynanış süresiyle de oyuncuların beğenisini kazanıyordu.
Resident Evil Zero (2002)
İlk oyunun öncesinde neler yaşandığını görmemizi sağlayan Resident Evil Zero, oyunun müdavimleri tarafından, Resident Evil ailesinin en zor oyunlarından biri olarak görülüyordu. Serinin önceki üyelerinden farklı olarak eşya ve cephaneleri depolamamızı sağlayacak herhangi sandık bulunmayan oyunda, sağlık iyileştiriciler de kısıtlıydı. Ayrıca kayıt sistemi de yapımın zorluğunu artırıyordu. Oyunu kaydedebilmemiz için öncelikle bir kayıt makinesi, ardından da kayıt şeritleri edinip kullanmamız gerekiyordu ki güçlenen düşmanlar ve karmaşıklaşan bulmacalardan fırsat bulup kayıt şeridi elde etmemiz, her zaman mümkün olmuyordu.
Resident Evil 4 (2005)
Serideki diğer oyunlara kıyasla daha fazla aksiyon odaklı bir oyun olan Resident Evil 4’te ABD Başkanı’nın kaçırılan kızı için Leon Kennedy görevlendiriliyor, Leon da görevi gereği İspanya’nın kırsal bir bölgesine ziyaret gerçekleştiriyordu. Los Illuminados adlı gizemli bir tarikatın elinde tuttuğu Las Plagas adlı tehlikeli bir parazit ise Leon’un bulunduğu yerdeki herkesi başkalaştırıyordu. Orijinal Leon tasvirinden farklı olarak fiziksel olarak güçlü ve çok yetenekli bir karakter şeklinde resmedilen yeni Leon, yapımın aksiyon seviyesini birkaç basamak yukarı taşıyordu. Ayrıca oyun, üçüncü şahıs nişancı kamera açısını baştan tanımlıyor, bugünün omuz üstü kamerasının ilk kullanımı, bu oyunla oluyordu. Bunun yanında silah ve yükseltme sistemi, düşman yapay zekâsı gibi alanlarda da Resident Evil 4, farklı bir konumda bulunuyordu.
Resident Evil 5 (2009)
Korku elementlerinin ufak ufak rafa kalktığı, aksiyon dozunun ise motosiklet sürebilen zombilerin de katkısıyla arşa çıkarıldığı Resident Evil 5, kurgusal Afrika bölgesi Kijuju’da geçiyordu. Kahramanımız Chris ile Las Plagas virüsünün bir varyantı olan Uroboros virüsünün nelere sebep olduğunu deneyimliyor, bir süredir ortalıkta görünmeyen Jill’i arıyorduk. Oyun, eşli yapıda oynanabiliyordu ve ikinci karakter Sheva Alomar, Chris’e oyun boyunca yardım ediyordu. Resident Evil 4’ün silah ve yükseltme sistemini geliştirerek sürdüren yeni oyunun görselleri, dönemine göre çok başarılıydı ancak gerek DirectX 9 gerekse DirectX 10 sürümü -donanımınıza göre seçim yapıp oyunu bu şekilde çalıştırabiliyordunuz-, bloom efekti nedeniyle açık alanda pek hoş görünmeyen sarımtırak bir etki yaratıyordu. Oyuna daha önce yüksek puanlar veren IGN gibi önemli oyun yayınları tarafından bu yazının hazırlandığı dönem itibarıyla woke kültürünün etkisiyle “ırkçı” olarak gösterilen yapım, hâlâ oynanabilirliğini koruyor ancak serinin takipçileri, bu oyunun da remake yapılmasını arzu ediyor.
Resident Evil 6 (2012)
Serinin lore’una da önceki oyunların oynanışına da pek bir katkısı olmayan ve aksiyon dozu yüksek Resident Evil üretmekten kendini bir bakıma kaybeden Capcom’un “Acaba bu defa ne yapsak da seriyi ele ayağa düşürsek?” diyerek geliştirdiklerini düşündüğümüz Resident Evil 6, her bir bölümünde farklı bir tema ve farklı bir karakter bulunduruyordu. Ancak belki de oyunun bu denli başarısız olması, Resident Evil serisini bambaşka bir seviyeye taşıyacak oyunların geliştirilmesini sağladı.
Resident Evil 7: Biohazard (2017)
Daha tam sürümü çıkmadan önce yayımlanan “Beginning Hour” demosuyla hem Resident Evil fanlarını hem de korku türü müdavimlerinin aklını başından alan Resident Evil 7, seri için bir dönüm noktasıydı. Birinci şahıs kamera açısına geçen, korku elementlerini hiç beklenmediği kadar üst seviyeye taşıyan oyun, kimi söylentilere göre Hideo Kojima ve Guillermo del Toro liderliğinde geliştirilen ancak Konami tarafından iptal edilen “Silent Hills” demosu P.T.’den büyük ilham almıştı. Bu söylentiler ne kadar doğrudur bilemeyiz ancak Resident Evil 7’nin, özellikle ilk yarısını, son 10 yılda çıkan en iyi korku oyunları içinde gösterebiliriz.
Resident Evil 2 Remake (2019)
1998’de çıkan sabit kamera açılı Resident Evil 2’nin tamamen baştan tasarlanan sürümü Resident Evil 2 Remake, Capcom’un, Resident Evil 7 ile silkelenip kendine gelmesinin göstergelerinden biriydi. Yazının başlarında bahsettiğimiz lore keeper’ların muhtemel uyarıları neticesinde darmadağın hâle gelen lore’u toparlamaya karar veren Capcom, bunu, ikinci oyunun yeniden yapımıyla büyük ölçüde başardı. RE Engine’ın harikalar yaratan görselliği ve dinamik kamera açısıyla olduğu kadar orijinal oyunun hikâyesini genişleten yapısıyla da serinin takipçilerinden olumlu dönüşler alan yapım, bugün de devam edegelen “Resident Evil Remake” sürecinin ateşleyicisiydi. Zira Resident Evil 7 ile o dönem için hayli iyi olan satış sayıları, bu oyunla daha da artmıştı.
Resident Evil 3 Remake (2020)
Çok sevilen Resident Evil 3: Nemesis oyununun yeniden yapımı olan Resident Evil 3 Remake, anlatı bakımından orijinal oyunun izinden gidiyordu. Ancak ikinci oyunun remake’i kadar kapsamlı bir harita sunmayan ve bu noktada, orijinal oyuna sadık kalmayan üçüncü oyunun remake’i, orijinal oyunu ezbere bilen oyuncular tarafından hayli eleştirildi. Bu durum, satış sayılarına da yansıdı ve kendinden önce gelen oyuna kıyasla Resident Evil 3 Remake, neredeyse yarı yarıya daha az satış yaptı.
Resident Evil Village (2021)
Bir Resident Evil oyununda kurt adamların, vampirlerin ve bilumum hortlakların ne işe olacağı konusunda serinin takipçilerini kara kara düşündüren tanıtım videolarının sonrasında lore keeper’ların yönlendirmeleri sayesinde her bir konuya açıklık getiren Resident Evil Village, serinin sekizinci ana oyunuydu. Resident Evil 7’deki kahramanımız Ethan Winters ile maceraya devam ettiğimiz yapım, yedinci oyuna göre törpülenen korku unsurlarına karşın, bazı bölümlerinde oyunculara kâbus yaşatıyordu. Bölüm tasarımı konusunda geliştirici ekibin inceden inceye çalıştığı oyun, tam bir görsel şölene ev sahipliği yapıyordu. Özellikle Lady Dimitrescu’nun yaşadığı yerin gotik mimarisi ve iç tasarımına gösterilen özen, göz yaşartıyordu.
Resident Evil 4 Remake (2023)
Remake konusunu epey seven ve satış sayılarından genel anlamda memnun olan Capcom, merakla beklenen yeni remake oyununu, bu yazıdan birkaç ay önce yayımladı. Orijinal Resident Evil 4’ün korku unsurlarını yeterli bulmayanlar için birçok farklılıkla gelen yeniden yapım, modernize edilen oynanış unsurları ve elbette grafikleriyle günümüzü yakalıyor. Yine orijinal oyunda etkileşim konusunda sorunlar yaşayabildiğimiz Ashley ise bu defa kendi başının çaresine bakabiliyor ve biz, Leon ile maceramıza dilediğimiz gibi devam edebiliyoruz.
Capcom’un son oyunlarında kullandığı RE Engine adlı oyun motoru, harikulade görseller sunarken bunun karşılığında bilgisayar donanım bileşenlerine, özellikle de ekran kartına hayli yük bindiriyor. Tam da bu nedenle, Resident Evil serisindeki son oyunların tadını çıkarmak isteyenler, Monster imzası taşıyan “canavar” gibi oyun bilgisayarları kullanıyor. Siz de bu serinin keyfini, donanım sınırlarına takılmadan çıkarmayı hedefliyorsanız, yapmanız gerekeni biliyorsunuz.
Geçmişten Günümüze Resident Evil Serisi Hakkında Merak Edilenler
Resident Evil kaç tane oyun var?
- Resident Evil serisi, ana oyunlar ve yan ürünler dahil olmak üzere 20’den fazla oyun içerir. Ana seride bulunan oyunlar genellikle “Resident Evil” adı altında numaralandırılmıştır, örneğin “Resident Evil 1″den “Resident Evil 8″e kadar.
Resident Evil 7 Hangi yılda geçiyor?
- Resident Evil 7, 2017 yılında geçiyor. Oyun, Baker ailesinin Louisiana’daki terk edilmiş çiftlik evinde geçen korkutucu olayları konu alır ve modern korku unsurlarıyla doludur.
Resident Evil 7 kaç saatte biter?
- Resident Evil 7’nin tamamlanma süresi oyuncunun oynayış tarzına bağlı olarak değişiklik gösterir, ancak ortalama olarak 9 ila 12 saat arasında tamamlanabilir. Bu süre, bulmacaları çözme ve keşfetme hızına göre değişebilir.
Resident Evil sırasıyla nasıl oynanmalı?
- Resident Evil serisi kronolojik olarak oynanabilir: “Resident Evil 0”, “Resident Evil 1 (Remake)”, “Resident Evil 2 Remake”, “Resident Evil 3 Remake”, “Resident Evil 4”, “Resident Evil 5”, “Resident Evil 6”, “Resident Evil 7: Biohazard”, ve “Resident Evil Village”.
Resident Evil serisi birbiriyle bağlantılı mı?
- Evet, Resident Evil serisi genellikle birbiriyle bağlantılıdır. Karakterler, hikayeler ve olaylar seri boyunca birbirine entegre şekilde ilerler. Her oyun, genel hikayeye katkıda bulunur ve önceki oyunlardaki olayları temel alır.