Middle-Earth: Shadow of War’u Heyecanla Beklemeniz için 8 Neden

Monster Notebook  16 Haziran 2017

HaberlerOyunTeknoloji

Kariyeri boyunca muhteşem oyunlara imza atan Monolith, 2014’e damgasını vuran oyunlardan Middle-Earth: Shadow of Mordor ile hem oyun tutkunlarını hem de Orta Dünya’ya meraklı olanları can evlerinden vurdu. Shadow of Mordor’un yarattığı heyecan dalgası o kadar güçlüydü ki yeni bir oyunun gelmemesi zaten imkânsızdı. Şimdiyse gözler, ağustos ayında çıkacak olan Middle-Earth: Shadow of War’da.

Assasin’s Creed ve Batman Arkham serisi gibi oyunların mükemmel bir sentezi olan ve tüm bunları Orta Dünya konseptiyle çok iyi biçimde şekillendiren Shadow of Mordor’u, aksiyon oyunlarına ilgili olan herkes oynadı. Yapım kimi anlarda kendini tekrar etse toplamda alınan keyif her zaman çok yüksekti. Monolith, yeni yapımın duyurusunu gerçekleştirdiği ve alfa sürümünün oynanış videosunu yayınladığından bu yana ortalık hayli karışık. Konusu bir noktadan sonra Yüzüklerin Efendisi’ne bağlanacak olan Middle-Earth: Shadow of War, oyuncuların şimdiden heyecanla bekledikleri yapımlar arasına girdi. Gelin şimdi hep birlikte bu oyunu heyecanla beklemenizi gerektiren nedenlerimizi sıralayalım.

1.Seregost ve Nurnen’de Sert Mücadelelere Hazır Olun

1

Cirith Ungol, Gorgoroth, Nurnen, Seregost şeklinde birçok alanda sert mücadelelere ev sahipliği yapacak olan Middle-Earth: Shadow of War, sayısız oyuncunun Orta Dünya açlığını bu defa giderecek. Önceki yapıma nazaran çok daha geniş olan bölgeler, oyuncuya nefes aldırmayacak kadar düşmanla dolu, her an tetikte olmanız şart.

2.Yeni Nemesis Sistemiyle Ekran Karşısından Ayrılamayacaksınız

2

Oyun dünyasında bir yenilik ortaya çıkarmak her zaman kolay değil ancak yenilik, Monolith’in zaten göbek adı. Nemesis sistemi sayesinde Shadow of Mordor’un başından kalkamayan yüz binlerce oyuncu, yenilenmiş Nemesis ve ordu yönetim sistemleriyle ekran karşısına çivilenebilir. Olog-hai olarak adlandırılan yeni ve çok zeki düşmanlar da cabası.

3.Ejderha Yöneterek Ordulara Karşı Zafer Kazanmaya Ne Dersiniz?

3

En son ne zaman bir ejderha yönetmiştiniz? Skyrim’de mi? Artık Middle-Earth: Shadow of War’da da ejderha yöneterek düşmanlarınızı saniyeler içinde küle çevirebileceksiniz. Tabii yönettiğiniz ejderhadan daha iri kıyım düşmanlara karşı dikkatli olmalısınız.

4.Zorlu Bölge Fetihleri ve Kalabalık Ordulara Karşı Stratejinizi Konuşturun

4

Genişleyen haritalar ve haritaların genişliğine paralel arttırılan düşman sayısı, oyun boyunca belki de en çok yakınacağınız meseleler arasında yer alacak. Stratejik hareket etmeniz gereken kalabalık ve çetin ordulara karşı en büyük yardımcılarınız ise birbiriyle husumet halindeki düşmanlar olacak.

5.Gelişmiş Grafikler ve İnanılmaz Sahneler Eşliğinde Orta Dünya

5

Önceki yapımla kıyas kabul etmeyecek yönlerden biri de grafikler ve muhteşem atmosfer. Daha canlı renklerin hâkim olduğu Middle-Earth: Shadow of War’da savaşların azameti yalnızca orduların kalabalıklığıyla değil, ordudaki askerlerin yaptıklarıyla da ortaya çıkacak. Videodaki ateş oku yağmuru bunun en güzel örneği.

6.Oyunun DLC’si, Ana Oyundan Tamamen Bağımsız Olacak

6

Geliştiricilerin söylediklerine göre oyunun ardından çıkacak olan DLC’ler ana senaryo tarafına çok yanaşmadan yeni ve büyük şeyleri beraberinde getirecek. Bu noktada aklınıza “Birden fazla karakterle yeni maceralara mı atılacağız?” gibi sorular gelebilir, bekleyip göreceğiz.

7.Gelişmiş Kombo Sistemiyle Düşmanları Daha Estetik Pataklayın

7

Batman’in kombo dövüş sisteminden bir hayli esinlenen önceki oyunun izinden giden Shadow of War, dövüşlerin daha kolay ve estetik olmasını sağlıyor. Zamanla daha çok güç kazanan karakterimiz, en çetin baş düşmanları bile üç beş hamlede yere serebilecek.

8.Monster’la Orta Dünya’nın Tüm Detaylarını Yakından Takip Edin

8

Yapımın yüksek sistem konfigürasyonu gereksinimini rahatlıkla karşılayan Monster oyuncu bilgisayarları sayesinde, yüksek çözünürlük ve grafik detay ayarlarıyla akıcı oyun deneyimi yaşayabilirsiniz.

Bunun için yapmanız gereken, kendinize uygun Monster Notebook modelini edinmek ve Orta Dünya’yı bir kez daha ziyaret edeceğiniz ağustos ayını beklemek.

Paylaş: